Şezlongumu Kuzey Denizi kıyısına taşıdım. Artık buradan ahkam keseceğim.
18 Aralık 2009 Cuma
Salzburg mucizesi
NBA Play-Off larından süpürmek terimine aşinayız. Ancak bugüne kadar Avrupa kupalarında istisnasız bütün maçlarını kazanıp grubu süpüren bir takım hatırlamıyorum. Dün akşam deplasmandaki Villarreal galibiyeti ile bunu başaran takım Avusturya'dan Red Bull Salzburg oldu.
Avrupa Ligi'ndeki grupların ayrıntılı değerlendirmesini yapacak kadar takip edemedim maçları açıkçası. Ancak son 24'e kalan takımlar, Şampiyonlar Ligi'nden gelen 8 takımı da katınca kalite yönünden çok umut vaat eden bir tablo oluşturuyor. Tamam Şampiyonlar Ligi ile kimsenin kıyaslama niyeti yok ancak çok sağlam ve iddialı takımlar olduğu da açık. Yani Galatasaray ve Fenerbahçe için çok kolay olacak sandığımız final yolu bir hayli sancılı.
Yine de bu format 5 takımdan 3'ünün çıktığı, deplasmansız formata nazaran çok daha isabetli. Adam gibi bir ligde, herkes hesabını iç saha dış saha maçlarını göz önüne alarak yapabiliyor. Zaten 5 takımlı abuk formatı sadece biz benimsedik ki Türkiye jupası'nda halen kullanıyoruz.
Bugünkü kura çekiminden sonra ileriyi görmek daha kolay olacak. Biz esas mevzuya dönelim. Grubunda her ne kadar bu sezon düşüşte olsalar da Villarreal ve Lazio gibi iki önemli takım arasından sıyrılan, hatta sıyrılmak ne kelime onları kırıp geçiren Salzburg'un, 90'larda yaşadığı düşüşten sonra bir türlü topralanamayan Avusturya futbolunun yoluna devam eden yegane temsilcisi olması da olayı daha ilginç kılıyor. Hatta şöyle söyleyelim. Avrupa ligi'ndeki diğer Avusturya takımlarından Rapid Wien(5), Strum Graz (4) ve Austria Wien (2) puanla gruplarını sonuncu tamamladılar. Rapid ve Sturm tek galibiyetlerini rehavet havası içinde oynan son maçlarda koparabildiler. (Sturm Graz'ın puanlarının hepsini Galatasaray'dan alması da çok acayip bir durum bu arada)
Red Bull takıma destek vermeye başladığından beri birkaç yıldır kıpırdanma var. Trapattoni'yi takıma getirerek sükse yapmışlardı, şampiyon olmayı da başardılar. Şimdi takımın başında uzun yıllar Schalke'yi çalıştıran Hollandalı Huub Stevens var.Avusturya futbolunun Avusturya çapındaki yıldızı golcü Mark Janko, Hollandalı Opdam, AZ Alkmaar'dan tanıdığımız Cziommer ve tecrübeli Alman Zickler dışında tanıdık gelen bir oyuncu da yok kadroda. Açıkçası 90 dakika izlemediğimden yorum yapmakta zorlanıyorum ama anlaşılan Stevens iyi yardımlaşan uyumlu bir ekip kurmuş. Kurada kimi çekecekleri çok önemli. Yine de ileri gitmeseler de bir çeşit tarih yazmayı başardılar. Haklarını teslim etmek lazım.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder