Kaderin cilvesi İspanyolca konuşan 3 ülkeyi aynı grupta bir araya getirdi. Gruptaki takımların bir diğer özelliği, milli takımımızın son iki yılda hepsiyle resmi ya da özel maç yapmış olması.
İspanya son Avrupa Şampiyonu unvanının yanına çok prestijli bir unvan daha ekleyebilmenin peşinde. Sakatılıkardan Iniesta ve Torres olmak üzere bir ölçüde sıkıntı yaşasalar da, Barcolona'nın oyun anlayışından uyarlanmış, merkezinde Xavi'nin olduğu başdöndücü pas futbolu onları çoğu kişinin gözünde kupanın en büyük favorisi haline getiriyor.Kadro Euro 2008'i getiren kadrodan çok büyük bir farklılık arz etmiyor. Yalnızca, geçtiğimz yıl mükemmel bir çıkış yakalayn ve Barcelona'nın oynadığı her kupada/yarışmada gol atarak bir rekora imza atan Pedro'nun Dünya Kupası'ndaki ilk golüü atıp atamayacağını merak ediyorum.
Elemelerde müthiiş bir performans gösteren Şili ile Hitzfeld yönetiminde sağlam bir oyun yapısı kuran İsviçre arasında kıran kıran bir ikincilik mücadelesi yaşanacak. Beşiktaşlı Tello'nun da bulunacağı Şili'nin başarısı golcüleri Humberto Suazo'nun iyileşip iyileşemeyeceği ile doğrudan bağlantılı olacak. Uzun zamandır esas çıkışını yapması beklenen Alexis Sanchez için de bu kupa önemli bir fırsat.
İsviçre, hala genç bir takım sayılabilir ama 2006'da başarılı olan takımın iskeletini oluşturan isimlerin giderek yaşlandığına tanıklı ediyoruz. hitzfeld, kağıt üzerinde çok geniş bir seçenek yelpazesi arz etmediği görülen takıma nasıl bir taktik disiplin katmış, turnuvada göreceğiz. İsviçre, ilerleyebilmek için maçların temposunu konrtolü altıonda tutmak ve düşük tempoda devam etmek zorunda. Az önce takım arkadaşının adını zikrettiğimiz Gökhan İnler, takımın bu organizasyonunda çok önemli bir rol üstleniyor. Eren Derdiyok da bu kadrodaki en önemli yıldız adayı.
Honduras da çok koşan ancak saha içi organizasyon ve kollektif uyum (yaşasın Ömer Üründül, 32. takımda nihayet söyledim) açısından büyük sıkıntılar yaşayan bir takım. Gruptan çıkmalarını beklemiyorum ama takabilecekleri çelmelerle kupanın seyrini değiştirebilirler.
Share |
İspanya son Avrupa Şampiyonu unvanının yanına çok prestijli bir unvan daha ekleyebilmenin peşinde. Sakatılıkardan Iniesta ve Torres olmak üzere bir ölçüde sıkıntı yaşasalar da, Barcolona'nın oyun anlayışından uyarlanmış, merkezinde Xavi'nin olduğu başdöndücü pas futbolu onları çoğu kişinin gözünde kupanın en büyük favorisi haline getiriyor.Kadro Euro 2008'i getiren kadrodan çok büyük bir farklılık arz etmiyor. Yalnızca, geçtiğimz yıl mükemmel bir çıkış yakalayn ve Barcelona'nın oynadığı her kupada/yarışmada gol atarak bir rekora imza atan Pedro'nun Dünya Kupası'ndaki ilk golüü atıp atamayacağını merak ediyorum.
Elemelerde müthiiş bir performans gösteren Şili ile Hitzfeld yönetiminde sağlam bir oyun yapısı kuran İsviçre arasında kıran kıran bir ikincilik mücadelesi yaşanacak. Beşiktaşlı Tello'nun da bulunacağı Şili'nin başarısı golcüleri Humberto Suazo'nun iyileşip iyileşemeyeceği ile doğrudan bağlantılı olacak. Uzun zamandır esas çıkışını yapması beklenen Alexis Sanchez için de bu kupa önemli bir fırsat.
İsviçre, hala genç bir takım sayılabilir ama 2006'da başarılı olan takımın iskeletini oluşturan isimlerin giderek yaşlandığına tanıklı ediyoruz. hitzfeld, kağıt üzerinde çok geniş bir seçenek yelpazesi arz etmediği görülen takıma nasıl bir taktik disiplin katmış, turnuvada göreceğiz. İsviçre, ilerleyebilmek için maçların temposunu konrtolü altıonda tutmak ve düşük tempoda devam etmek zorunda. Az önce takım arkadaşının adını zikrettiğimiz Gökhan İnler, takımın bu organizasyonunda çok önemli bir rol üstleniyor. Eren Derdiyok da bu kadrodaki en önemli yıldız adayı.
Honduras da çok koşan ancak saha içi organizasyon ve kollektif uyum (yaşasın Ömer Üründül, 32. takımda nihayet söyledim) açısından büyük sıkıntılar yaşayan bir takım. Gruptan çıkmalarını beklemiyorum ama takabilecekleri çelmelerle kupanın seyrini değiştirebilirler.
Share |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder